Sayfalar

22 Kasım 2014 Cumartesi

Xi'an


2014 yılının Temmuz ayında daha önce Pekin yazısında da bahsettiğimiz Uzak Doğu yolculuğumuzun ikinci durağı, Çin’in eski büyük başkentlerinden Xi’an oluyor. 3100 yıllık tarihiyle şehir Ming Hanedanı’ndan önce Chang’an olarak bilinmekteymiş. Xi’an’a ulaşım Pekin’den 5 saatlik hızlı tren yolculuğuyla oldukça kolay. Saatte 300 km hızla giden trenle yolculuk kolay ama normal trenle giderseniz yolculuğun 12-14 saat süreceğini de belirtelim. Xi’an, Çin’e yolunuz düşerse mutlaka uğramanız gereken yerlerden bir tanesi çünkü Terra Cotta Askerleri Xi’an’da ayrıca Xi’an’da gezeceğiniz yerlerin hepsi de şehrin surlarla çevrili “eski şehir” kısmında.

Xi’an’da Gezilecek Yerler

Terra Cotta Askerleri

İlk Çin imparatoru Qin Shi Huang’ın mezarında 1974 yılında bulunan Terra Cotta Ordusu, M.Ö. 210 yılında yapılmış.  Meşhur Qin Hanedanı’nın kurucusu imparator henüz hayattayken mezarının inşasını başlatmış, 700 bin insanın çalıştırıldığı mezarlarda kilden 8000 asker, 520 atıyla 130 savaş arabası ve 150 süvari atı imparatorla beraber binlerce yıl toprak altında saklanmış. Askerlerin en büyük özelliği ise her birisinin yüzünün orijinaline uygun ve birbirinden farklı olması. Xi’an’dan Terra Cotta Askerlerine ulaşım ise biraz zahmetli, öncelikle otobüs durağından dolmuşa binip bir saat kadar yol gitmeniz sonra da yarım saat kadar yürümeniz gerekiyor. Ama emin olun tüm zahmetlere değer. Üç bloktan oluşan müze ve kazı alanı resimleri aşağıdaki gibidir.













Zil Kulesi (Bell Tower of Xi’an)

Çin’deki şehirlerde iki tane kule bulunuyor; bir tane Zil Kulesi ve bir tane Davul Kulesi. Pekin’deki kuleler yazmaya bile değmezken Xi’an’dakiler oldukça kalabalık ve özellikle geceleri ışıl ışıl. Şehrin tam merkezinde yer alan 1380 yılında yapılmış olan Zil Kulesi, şehrin en güzel noktalarından.
 



 
Davul Kulesi (Drum Tower of Xi’an)


Yukarıda bahsettiğim Zil Kulesi’nin hemen karşısında hiç de Zil Kulesinden aşağı kalmaz şekilde Davul Kalesi yer alır. Yeşil Zil Kulesinin tam tersine kırmızı rengiyle Davul Kulesi Zil Kulesinden daha büyük ve gösterişlidir. Davul Kulesi aynı zamanda turist çekim merkezlerinden bir başkası olan Müslüman Bölgesi’nin de başladığı noktada yer alıyor.
 
 
 
Müslüman Bölgesi
Tang Hanedanı’ndan İmparator Gaozong 651 yılında İslam Dini’ni kabul edince şehirde İslam Din’i yayılmaya başlamış. Bugün de Xi’an’da büyük bir Müslüman cemaat yer almaktadır. Eski şehrin en güzel kısmında da Müslüman Bölgesi ünlü pazarıyla yer almaktadır.
 













Büyük Cami

Bence Xi’an’a gelinirse mutlaka görülmesi gereken yerlerden birisi de Büyük Cami. 12.000 m2 alan üzerinde kurulmuş olan caminin tarihi 742 yılına kadar dayanıyor. Mutlaka ama mutlaka görün. Türk-İslam mimarisinden çok farklı yapıya sahip ilk camiyi Malezya’da görmüştüm. Bu cami tamamen Çin mimarisi ile İslam Dini’nin birleşimi ve alışık olduğumuz cami yapısında oldukça farklı.


 










Şehir Surları


Xi’an binlerce yıl önce kurulurken etrafı surlarla çevrilmiş surlar geçmişte düşmanı uzak tutarken artık eski şehrin eskiliğini, modern dünyadan ayırıyor. Şehrin dört tarafı surlarla çevriliyken surların asıl girişi eski şehrin doğu ucunda. Biz surlara çıkamadık ama siz çıkın, görsellerini aşağıda görebilirsiniz.




Xi’an oldukça hareketli ve renkli bir şehir. Daha önce yazdım ama yine söylemek isterim ki Çin’e yolunuz düşerse mutlaka Xi’an’a uğrayın yoksa üzülürsünüz. Bu resmi de koymadan yazıyı bitirmek istemedim.:)
 


15 Kasım 2014 Cumartesi

Sicilya


5 Kasım 2014 Çarşamba günü, THY ile Akdeniz’in en büyük adası Sicilya’ya doğru yola çıkıyoruz. Sicilya deyince akla gelen ilk şeyler F.F.Coppola’nın meşhur serisi “Baba” ve Etna Yanardağı oluyor. Sicilya hakkında kısaca bilgi verirsek, 5 milyon’un üzerinde nüfusa sahip bölge İtalya’ya bağlı olsa da aslında yarı özerk bir bölge ve merkezi Palermo.

Sicilya’da Gezilecek Yerler

 Biz, Sicilya’da Katanya (Catania) ve Palermo’da konaklayarak 5 gün süreyle bölgeyi gezdik. Temelde kaldığımız yere göre ayırarak gezi notlarımızı aşağıda bulabilirsiniz.

Katanya’da (Catania) Gezilecek Yerler

Sicilya’nın ikinci büyük şehri olan Katanya, bir milyonu aşkın nüfusu ile Bölge’nin ikinci büyük, İtalya’nın 10. büyük şehri konumunda. Etna’nın hemen eteklerinde kurulmuş olan şehre haftanın iki günü THY uçağı ile gidebilirsiniz.

Etna Yanardağı

Etna daha önce de dediğimiz gibi Avrupa’nın en büyük yanardağı olan Etna’nın yüksekliği 3.300 metre. Bölgeye düzenli olarak düzenlenen turistlere özel turlara 50 EUR ücretle katılabilirsiniz. 2002 yılından sonra yanardağın en üst noktasına çıkılması yasaklanmış fakat belli bir yere kadar tırmanılabiliyor. Volkan halen aktif olduğundan yüksek noktalarda yer hareketlerini hissedebiliyormuşsunuz. Biz eşimin hamileliği nedeniyle çıkamasak da Etna uzaktan bile güzel.





Katanya Katedrali (Doumo di Catania)

Şehrin tam merkezinde yer alan katedral, şehrin simgelerinden birisi durumunda. Doumo meydanının asıl manzarasını katedral oluşturuyor. 1078 yılında yapılan katedral depremler ve Etna Yanardağı’nın patlamaları nedeniyle birkaç defa tekrar yapılmış.  En son 1693 yılındaki depremden sonra şimdiki halini almış. Dışı içinden daha etkileyici olan katedrallerden biri.



 

Etna Caddesi (Via Etnea)

Etna Yanardağı’nın eteklerine kurulmuş bir şehrin en merkez caddesine de başka bir isim verilmesi düşünülemezdi elbette. Doumo Meydanı’nda başlayan cadde şehrin içlerine kadar ilerleyen oldukça uzun bir cadde. Cadde üzerinde şehrin sembolü lav taşından yapılmış fil heykeli, yol boyunca dizili kafeler ve dondurmacıları, Bellini Meydanı, Roma İmparatorluğu’ndan kalıntıları ile şehrin sosyal hayat merkezi durumunda.


Doumo Meydanı
 


Sicilya, ne de olsa İtalya pizza ve gelato yemeden dönmeyin.

Bu arada şehrin Via Etna üzerinde olmamakla beraber şehrin pazarı da oldukça güzel. Sadece sabah çok erken saatlerde kurulan pazar, öğlene doğru bitiyor ve sonrasında bölge sessizliğe kalıyor.
 














Taormina

Etna Dağı’nın eteklerinde kurulmuş olan şehrin tarihi milattan önceki dönemlere kadar dayanıyor. Katanya’dan Taormina’ya otobüsle yaklaşık yarım saatlik bir yolculukla ulaşabiliyorsunuz. Taormina’ya trenle de ulaşım olmasına rağmen tren şehre oldukça uzak bir mesafede inmeniz gerekiyor. Bu nedenle biz otobüsü tercih ettik. Taormina’ya yaklaştıkça da manzara güzelleşiyor.



Otobüs durağından indikten sonra on dakikalık bir yürüyüşle merkeze ulaşıyorsunuz.

Taormina’nın şehir merkezi oldukça eski ve güzel ama şehrin asıl ziyaret merkezi Teatro Greco olarak adlandırılan antik tiyatrosu. Bir tepeye kurulmuş olan tiyatronun bir yüzü Taormina ve Etna Dağına, diğer yüzü ise Messina tarafına bakıyor.




Dar ve güzel sokaklara sahip şehir sırf sokaklarında yürümek için dahi gezilir.
 






















Palermo’da Gezilecek Yerler

Palermo, adanın en büyük şehri. Katanya’dan otobüsle 2 saatlik bir yolculukla şehre ulaşabiliyorsunuz. Sicilya Adasına gelirseniz başkente uğramadan sakın dönmeyin.

Palermo Katedrali (Doumo di Palermo)

Şehrin en büyük katedrali, 1185 yılında kurulmuş, adanın Araplar tarafından ele geçirilmesinden sonra ise camiye dönüştürülmüş. Oldukça güzel ve zarif bir yapıya sahip olan katedralin dış görüntüsü içinden çok daha etkileyicidir.




 
Teatro Massimo
Şehrin en ünlü caddesi Via Cavour üzerindeki Piazza Verdi’de yer alan yapı, şehrin opera ve tiyatro salonudur. 1897 yılında açılan tiyatro halen şehrin kültür ve sanat merkezi konumunda. Aynı zamanda farkettiğimiz kadarıyla şehrin buluşma noktası. Teatro Massimo’nun tam karşınında yer alan ara sokaklara dalarsanız pek çok kafe ve yemek yiyebileceğiniz yer bulabilirsiniz. Mekanı ünlü yapan ise Baba serisinin 3. filminde Al Pacino’ya bu tiyatronun merdivenlerinde suikast gerçekleştirilmesi.
 

 
Palermo Katakomp’u (Catacombe dei Cappuccini)
Palermo’nun belki de en ünlü ziyaretçi noktalarından birisi de katakompları. Yüzyıllar önce rahiplerin öncelikle kendi ölülerini mumyalamak için başladıkları bu mezarlık zamanla yayılmış ve bugün pek çok mumyaya ev sahipliği yapan mekanda bilinen en iyi saklanmış mumyalardan birisi de; “uyuyan güzel” Rosalia Lombardo da burada bulunuyor. Hem şehir merkezine uzak olması hem de eşimin hamile olması nedeniyle biz gidemedik ama siz mutlaka gidin.
 

 
 
 
 
 
 
 
 
Palermo sokaklarından çeşitli resimleri de aşağıda görebilirsiniz.






 
Monreale
 
 
Palermo’dan farklı bir şehir olmasına rağmen, Palermo’ya sadece yarım saat mesafedeki şehir asıl katedrali ile ünlü. Yarım saatlik yolculuk sonrasında indiğiniz durakta güzel bir Palermo manzarası ile karşılaşıyorsunuz.
1174 yılında yapılan katedral, dışarıdan bakıldığında çok büyük ve eski olarak görünürken, içine girildiğinde ise mimarinin 7 sanattan birisi olduğunu ispatlar nitelikte.
 







Cefalù
Palermo’ya bir saatlik mesafede bulunan şehir, belki de Sicilya gezimiz boyunca beni en çok etkileyen yer oluyor. Keşfedilmemiş bir mücevher gibi olan balıkçı kasabası, insanın denizle birleştiği çok farklı bir yer. Tren garında indikten sonra on dakikalık bir yürüyüşle şehrin en büyük ve gösterişli yapısı Cefalu Katedrali’ne ulaşıyorsunuz.
 

 

Cefalu’nun dar sokaklarından kasabanın daha da içlerine doğru ilerliyoruz. Sokaklar sizi her şekilde denize ulaştıracak zira geldiğiniz yön hariç iki yön denize kalan tek yön ise sarp bir dağ yamacına çıkıyor.
 
 
 
Gördüğümüz en dar sokak.